Karaman Doğa Sporları Fotoğrafçılık Gençlik ve Spor Kulübü Derneği(KARDOF) 19 Mart Pazar günü 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü için Karadağ zirvesinde her yıl Mart ayında yaptığı geleneksel yürüyüş etkinliğini gerçekleştirdi.
KARDOF Basın Sözcüsü Mehmet İSSİ yaptığı açıklamada: “19 Mart sabahı hedefte Karadağ vardı. 7 Yıldır aziz şehitlerimizin hatırasını yaşatmak için zirveye çıkılacaktı. Etkinlik şehitler anısına 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başladı. Şerefli bayrağımız ellerde zirvenin her köşesinde onurla dalgalandırıldı. Cehenneme dönen Çanakkale’deki ruhu anlamak kolay olamazdı. Onların şanına yaraşacak şekilde bizlere hediye edilen al-beyaz bayrağımıza sahip çıkıp en yükseklerde dalgalandırmak boynumuzun borcuydu. Borcumuzu ödemek adına gerçekleştirdiğimiz bu etkinliğimiz öncelikle Çanakkale’de şehit düşen her bir nefere ve bu kutsal vatanın her bir karışını korumak ve muhafaza etmek adına canından seve seve vazgeçen ardında gözü yaşlı anneler, eşler ve evlatlar bırakan tüm savaş ve terör şehitlerimizin ruhuna armağan edilmiştir. Ruhları şad olsun, birliğimiz ve bütünlüğümüz baki olsun.Doğa size gelmez siz doğaya gidersiniz, doğayı Kardof’la yaşayın.” dedi.
KARDOF üyesi Umut DÜŞGÜN ise günün anlam ve önemine ilişki duygularını ve yapılan etkinliği şu şekilde aktardı: “Karaman Doğa Sporları ve Fotoğraf Derneği’nin geleneksel olarak “18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma Haftası” kapsamında düzenlediği “Çanakkale Şehitlerini Anma Yürüyüşü” bu yıl da çeşitli mesleklerden ve yaşlardan oluşan kalabalık bir katılımcı sayısı ile Karadağ mevkiine yapılmıştır. Yürüyüş, daha ilan edildiğinde derin bir heyecan uyandırmış ve toplumun her kesiminden ilgi görmüştür. Kardof’un düzenlediği bu yürüyüş, sabah saat 08:00’de Karaman Merkez’den hareketle Kılbasan’a doğru başlamıştır. Kılbasan’da verilen kahvaltı molasından sonra Karadağ’a doğru yola çıkılmıştır. Katılımcıların heyecanlarını gizleyemedikleri gözlerinden okunurcasına bir sevinç ile zirveye ulaşılmış ve burada İstiklal Marşı’mız yüksek sesle okunmuştur. Bu yüksek moral ve idrak ile grup, yaklaşık 10 km ve 5 saat sürecek olan yürüyüşüne başlamıştır. Kardof’un deneyimli üyelerince sevk ve idare edilen grup, TRT vericilerinin bulunduğu bölgeden başlayarak Karadağ’ın güney sırtından tepeyi aşmış ve kraterin iç bölgesine doğru inişe geçmiştir. Bu yürüyüşün başlangıcı elbette Kurtuluş mücadelesini başlatan ve Çanakkale’de destan yazan şehit ve gazilerin gayreti kadar mukaddes ve heybetli değildir ancak, katılımcılara dağıyla taşıyla vatanın her yerinin ayak basmaya değer ve o derecede kıymetli bir satıh olduğunu göstermesi açısında oldukça önemlidir. Uzun ve zevkli bir inişte çoğumuzun içindeki çocuk kendini serbest bıraktı ve yamaçtan kayarak aşağıya indik oysa Çanakkale’deki 15’lierin eğlenmeye vakti yoktu, belki ölümle dalga geçtiler ama.
İnişin sonunda, bütün katılımcıların elleriyle yaptıkları kumanyaları paylaşmaları beraberliğimizi perçinler nitelikteydi. Varış notamız Binbir Kilise olarak belirlendiğinde Yılkı Atlarını göremeyeceğimizi düşünmeye başladık ancak bu günün hatırına onlar da diz boyu kar üstünde kendilerini gizlemediler. Bu yürüyüşün en
heyecanlı sahneleri bu noktada yaşandı. Zirvedeki askerlerimize “selaaam!” diye bağırdık, burada, onlarla olduğumuzu gösterircesine. Toplu bir fotoğraftan sonra, Binbir Kilise mevkiine vardık. Bu bölgenin her geçen gün tahrip olduğu ve bakımsız kaldığı görüşü belirdi. Katılımcılar, yürüyüşü hiçbir olumsuzluk yaşanmadan tamamlanın verdiği sevinçle evine dönerken muhakkak ki aklarlında şu fikir uyanmıştır: Bir ülkeyi tanımak toprağıyla, dağıyla, suyuyla, rüzgarı ve güneşiyle başlar. Kardof’a bulunduğu coğrafyaya kattığı değer açısında ne derece teşekkür edilse azdır.” dedi.